obsesif kompulsif bozukluk

obsesif kompulsif bozukluk obsesyon ve kompülsyonun her ikisinin birlikte varlığıdır. aralarında mantıksal bir bağlılık yoktur. ortalama 2o'li yaşlarda başlar 35 ve sonrası nadirdir. bu kişileri şizofreniden ayırt etmek zordur. çünkü içgörüleri yoktur. mesela adam, ışık açık kalacağı için eve yangın çıkacağını düşünüp herekeden istanbul'a ışık kapatmaya dönebilir. bu yüzden bu hastalara şu soru sorulur; "bu bilgiye nasıl ulaştın?" cevap olarak, bir haber izlemiştim orada ev yanmış derse, okb tanısı konuyor. vahy geldi derse.... şizofreni. obsesyon(takıntı); kişide yapılmadığı takdirde kaygıya neden olan yineleyici ve sürekli olan itki ve imgeler bütünüdür. kişi bunu, zorlantıları baskılamak için kullanabilir. kompülsyon(zorlantı, rahatsız edici düşünce); kişide zorlanmış derecede yapma isteği uyandıran hareketler ya da zihinsel eylemlerdir. bu davranışlar, yaşanan kaygı ve sıkıntıyla baş etmek üzere yapılır. ana faktör; kişinin hayatını etkilemesidir. mesela günde 1 saatini almasıdır. (mesela ben de ne zaman arabamı park edip kilitlesem, kumandaya iki kere basarım. çünkü takıntı. ama hayatımı etkilemiyor. bu yüzden sorun değil. herkesin böyle şeyleri vardır. yani deli değilsiniz :) ) tedavisi basit ödül ceza yöntemidir. tetikleyici ödülle engellenmeye çalışılır. Edit: orta ve ağır seyreden vakalarda mutlaka ilaç tedavisine başlanması gerekir.

önceden doğru tanımlar yapılmış burda ayrıntılı bir tanım yapmayacağım.daha sık olarak çocukluk ve ergenlik dönemlerinde görülür ve obsesyon kişinin kendini arındırmakta zorluk çektiği düşüncelerdir bu düşünceleri anlık olarak yok etmek amacıyla iç rahatlatıcı davranışlarda bulunur bunlar ise komplüsyonlardır. Ben yatağıma serdiğim çarşafın dümdüz ve yatağın köşelerine tam uygun olmadığı için birikmiş sinirden ve yorgunluktan ağladığımı biliyorum. Geceleri upuzun bitmek bilmeyen bir yatma sürecim vardı özellikle temizlik açısından sorunum vardı benim ellerimin yara olduğunu biliyordum yıkayıştan ve sorun temizlenmesinden çok yaptığım eylemlerin eksik olup olmamasıydı benim ki,dişler fırçalanacak üst değiştirilecek oda yatmadan üstün körü de olsa düzelecek, karşısından ayrılırken en son gördüğüm görüntü düzgün olana dek aynayaya bakılacak ve tüm bunlardan sonra yatağa giriyordum üzerimdeki yorgunluğu anlatamam insanlarla uğraşmak istemiyordum bunun bir de duşu vardı,topluluklar vardı bir de, bunları yaparken bitmesini iple çekiyordum. somut örnekler bunlar uzman olmadığım için düşünce boyutunu antamayacağım tüm bunların yanında bu agresifliğini de etkiliyor daha da uzatmıycam ama bazı zamanlarda sergilediğim tutum huysuzluk olarak algılanıyordu doğal olarak.kısacası çok kolay bir süreç değil ama üstüne gidildiği ve yok sayılmaya çalışılmadığı sürece ilerlemeden,kısa zamanda ilaç tedavisiyle çözülebilir ilaç da kademe kademe azaltılıyor markası değişiyor sonra dozu düşürülüyor ve yavaşça bırakılıyor. ilaç ama sadece bir destek olmalı kişinin okb nin üstüne gitmesi gerekiyor yani küçük bir durum belki de ve kendime hatırlatmassam sorun azalır düşüncesine kapılınmamalı. Yok olmaz ama kontrol edilmesi öğrenilebilir daha sonradan bazı durumlara göre depreşebilir. Benimki ilerlemiş versiyonu değildi şu anda dizginlememi gerektiren durumda oluşmuyor pek. ilaçtan da,yaklaşık bir yıldır kesildim neyse böyle işte okb fırsatlarda zemin arar kendine sizin önce onu tanımanız gerekiyor okb yi yenmek için,bunun da geriye dönüldüğünde zor olmadığı aşikar oluyor zaten

yoğun ve stresli zamanlarımda daha şiddetli hale dönüşebilen kompulsif davranışlarımı bu dönemlerde nasıl frenleyebilirim diye danıştığım uzman doktordan ''durdurmanın en iyi yolu hiç yapmamak'' cevabını aldığım hastalık. yapmaya başlamayacak kadar iyi olsak zaten sormazdık sayın doktorum...

2 yıl öncesine kadar kardeşimde olan rahatsızlık. Bir yeri düzelttiğimde anında bozar öyle bırakırdı sinirinden. Asla kimsenin yaptığı işi beğenmezdi. İki kapaklı gardropta 40 50 parça kıyafeti katlamak için sabah 6da uyanır, gece 11-12ye kadar başından kalkmazdı. En ufak detaylarına kadar düzeltirdi. Baktı ki böyle olmuyor, ev kalabalık. Devamlı dağılıyor. Kendini törpüledi.

Lise yıllarında konulan tanı. Şuan iyileştim eskisi gibi sorun yaşamıyorum. Bunda en büyük pay annemdedir.

eski sevgilim bu bahaneyle benden ayrıldı. doğruysa geçmiş olsun yalansa yine geçmiş beni kaybettin

Bende olmasın diye dua ettiğim muhtemelen olan ama bunu öğrenmek istemediğim icin psikologa gitmeyeceğim hastalık. Vakti zamanında gittim bana yenmem gereken şeyi günlük rutinde yapmamı önerdi. Kardeşim onu yapabilsem sana niye geleyim zaten. Neyse velhasıl o tek şey büyüdü büyüdü şimdi aynı davranışı tüm kişisel eşyalara hatta varlıklara göstermeye başladım. Üzerine pandemi olumsuz pekistireç oldu. El yıkama alışkanlığını bu durumla pekiştirdim. Yani anlayacağınız bu hastalığı başlangıç evresinde anlayıp tanılayıp yoluna taş koymaniz gerek. Yoksa kartopu gibi yuvarlandıkça büyüyor.

Ruh kanseridir.

(#4183245) gibi. Ağlayarak duş almanıza, elli defa aynı cümleyi okumanıza,bir kez aklınıza giren bir düşünceyi sürekli yinelemenize, tekrar tekrar arkanızı kontrol etmenize, toplu ortamlardan iğrenmenize ve nacızlanmanıza asilik ile itham edilmenize, yapmayacağınız bir şeyi yapacakmışsınız gibi düşünmenize,sinirden ağlamanıza ve gaddar görünmenize,(bu bi' şekilde iyi işte),nüksedebileceğini bildiğin için bir noktada davranışlarının nedenini tartmana ve buna bağlanabileceğini düşünmene yol açan hastalık. Malesef tedavi sırasında, doktorun anlattığından anladıklarım ve yaşadıklarım dışında hiçbir fikrim olmayan hastalık. Haliyle seratonin tedavisi olduğumu bile bilmiyordum.Yaşımdan ötürü olan bir biĺinçsizlik o ayrı. Ha bir de saklamanız söyleniyor. Haklı bir sebep bir açıdan, her hareketinde kontrol edilmen olasılığı var. Ama yine de yanlış olduğunu düşünüyorum. Nedenini bilmeden anlam verememektense nedenini bilip buna yormaları doğru olan... Her şey bittikten sonra rahat rahat söyleyebiliyorsan yaşanırken de anlatmalısın. Son bir aydan fazladır iyiden iyiye nüksediyordu ve evde "tekrar gitmelisin doktora"sözlerini duyar olmuştum. Alıyorum kontrol altına uzun süredir hiç bir sıkıntı yok ama belki gitmeliyimdir ama işte bu sadece bahane.